📜 Danıştay Karar Künyesi
7. Daire – 2021/2455 – 2023/3915 – 17.10.2023
🔎 Karar Özeti
Danıştay, davacı tarafından fazladan ödenen vergilerin iadesi talebi üzerine verilen idare kararının itirazları reddedilerek, derdestlik ve avukatlık ücreti hususlarını ele alarak kararın düzeltilmesine hükmetmiştir.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2455
Karar No : 2023/3915
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı adına … Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyaya ilişkin olarak gözetim uygulaması nedeniyle fazladan ödenen vergilerin mahkeme kararıyla iade edilmesi üzerine davacı tarafından gözetim belgesi ibraz edilmediğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından gözetim belgesi ibraz edilmediğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca alınan ceza kararına karşı yapılan itirazın zımnen reddedilmesi üzerine … Vergi Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında açılan davada savunma dilekçesi ekinde itirazın reddine ilişkin kararın dosyaya sunulması ile davalı idarenin iradesinin ortaya konulduğu, davanın tekemmül aşamasında olduğu, aynı para cezasının iptaline yönelik olarak açılan işbu davanın tarafları, konusu ve sebebi aynı olduğundan esasının incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın derdestlik nedeniyle incelenmeksizin reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Para cezası kararına karşı yapılan itirazın zımnen reddi üzerine açılan dava ile idarece itirazın açıkça reddi üzerine açılan işbu davanın birleştirilmesinin gerektiği, derdestlik nedeniyle davanın incelenmeksizin reddi yolunda verilen kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın incelenmeksizin reddine ilişkin hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ile aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesine ilişkin hüküm fıkrasına gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 22. maddesi ile değişik 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda Danıştayın, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son paragrafında, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınarak avukatlık ücretine hükmedileceği belirtilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile atıfta bulunulan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu, yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihi itibarıyla yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447. maddesinde, mevzuatta, 1086 sayılı Kanun’a yapılan yollamaların, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerinin karşılığını oluşturan maddelerine yönelik sayılacağı hükme bağlanmış; 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış, “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331. maddesinde ise, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderini takdir ve hükmedeceği kuralına yer verilmiştir.
Öte yandan, 24/11/2020 tarih ve 31314 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ikinci kısmının birinci bölümünün 4/(a) bendinde, yargı yerlerinde, İcra ve İflas Dairelerinde yapılan veya konusu para olsa veya para ile değerlendirilebilse bile maktu ücrete bağlı hukuki yardımlara ödenecek duruşmasız dava ve işler için maktu vekâlet ücreti belirlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı adına alınan para cezası kararına karşı 4458 sayılı Gümrük Kanun’u kapsamında yapılan itiraz başvurusuna cevap verilmemek suretiyle oluşan zımni ret işleminin iptali istemiyle dava açıldıktan sonra tesis edilen açık ret işlemine karşı işbu davanın açıldığı anlaşıldığından, derdest dava açılmasına itirazın geç karara bağlanması suretiyle davalı idarenin sebebiyet verdiği göz önüne alındığında, davacı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin de davalı idareye yüklenmesi icap etmektedir.
Bu hususlar, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç bulunmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, kararın vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının vergi mahkemesi kararının, “aşağıda dökümü yapılan 89,70 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Harçlar Kanunu 59,30 TL karar harcının davacıdan tahsili için Mersin Vergi Dairesi Başkanlığına harç tahsil müzekkeresi yazılmasına” dair hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin hüküm fıkrasından söz konusu ibarenin çıkartılarak yerine ”karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.270,00 TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine ve yargılama sırasında oluşan tüm yargılama giderlerinin davalı idare tarafından davacıya ödenmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle temyize konu kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. … TL maktu harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine,17/10/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.