📜 Danıştay Karar Künyesi
8. Daire – 2018/4959 – 2022/3785 – 03.06.2022
🔎 Karar Özeti
Danıştay, özel eğitim ihtiyacı olan bireyler için açılan ilköğretim kurumlarına yönelik yönetmelik maddelerinin, beden eğitimi, görsel sanatlar ve müzik derslerinin alan öğretmenleri tarafından okutulmasına dair düzenlemenin hukuka aykırı olmadığını belirterek, davayı reddetmiştir.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/4959
Karar No : 2022/3785
DAVACI : … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
07/07/2018 gün ve 30471 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Özel eğitim ihtiyacı olan bireyler için açılan ilköğretim kurumları” başlıklı 31 maddesinin ;
1) 1. fıkrasının (e) bendinin ikinci cümlesinde “Beden Eğitimi, Görsel Sanatlar, Müzik” dersine yer verilmemesi nedeniyle eksik düzenlemenin,
2) 1. fıkrasının (f) bendinin ikinci cümlesindeki “İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; diğer kademelerdeki”, ibaresinin,
3) 2. fıkrasının (ç) bendinin ikinci cümlesindeki “Ancak ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi ortaokulda… ” ibaresinin iptali istemidir
DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu düzenlemelerde genel olarak beden eğitimi, görsel sanatlar ve müzik derslerinin alan öğretmenleri tarafından okutulmasına gerek duyulmadığı, sadece din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin alan öğretmeni tarafından okutulmasının yeterli bulunduğu, bu düzenlemenin Milli Eğitim Temel Kanununa, Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye, Engelliler Hakkında Kanuna, Talim Terbiye Kurulu Kararlarına, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesine aykırı olduğu, özellikle ilkokul düzeyinde özel eğitim alan çocukların din kültürü ve ahlak bilgisi dışındaki diğer alan derslerinde alan öğretmenlerinden mahrum bırakılmasının eğitimin ruhuna ve amacına aykırı olduğu, özel eğitime ihtiyacı olan ilkokuldaki bir öğrencinin özellikle engeline göre görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi derslerini yeterli düzeyde branş öğretmenlerinden almasının çocuğun gelişimi ve rehabilitasyonu açısından son derce faydalı olduğu, oysa din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin alan öğretmeninden ya da özel eğitim öğretmeninden alınması arasında bir farkın bulunmadığı iddia edilmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI :
Temel Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı ilkokullar için Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 43/3 maddesinde “ İlkokullarda Yabancı Dil ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin alan öğretmenlerince okutulması esastır.“ ifadesinin yer aldığı, diğer branş derslerinin de sınıf öğretmenleri tarafından okutulduğu, ayrıca özel eğitim öğretmenleri lisans programları incelendiğinde özel eğitim alanından mezun olan öğretmenlerin ilkokulda branş derslerine girebilmeleri amacıyla gerekli donanım ve temel beceriler edinilerek lisans eğitimlerinin tamamlandığı, ders çizelgelerinde yapılan değişiklikler neticesinde özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerin gelişimini desteklemek için sanat ve spor alanlarına ilişkin ders saatlerinin arttırıldığı, özel eğitim uygulama okulu ve özel eğitim sınıflarında uygulanan öğretim programlarının kolaydan zora, basitten karmaşığa, yakından uzağa bir yapıda oluşturulduğu, bu doğrultuda özel eğitim uygulama okulu 1. kademede öğretim programlarında yer alan hedef ve hedef davranışların özel eğitim öğretmeni tarafından kazandırılabileceğinden 1. kademede söz konusu derslerin özel eğitim öğretmeni tarafından okutulduğu, ancak 2. ve 3. kademede uygulanan öğretim programlarında yer alan hedef ve hedef davranışları alan öğretmenleri tarafından kazandırılabileceğinden 2. ve 3. kademede sanat ve spor alanlarına ilişkin derslerin alan öğretmenleri tarafından okutulduğu savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 07/07/2018 tarih ve 30471 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliğinin, “Özel eğitim ihtiyacı olan bireyler için açılan ilköğretim kurumları” başlıklı 31. maddesinin, 1. fıkrasının, (e) bendinin ikinci cümlesinde, “Beden Eğitimi, Görsel Sanatlar, Müzik” dersine yer verilmemesi nedeniyle eksik düzenlemenin; (f) bendinin ikinci cümlesindeki, “İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi, diğer kademelerdeki …” ibaresinin; 2. fıkrasının (ç) bendinin ikinci cümlesindeki, “Ancak ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; ortaokulda …” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede; özel eğitim gerektiren bireylerin, Türk Milli Eğitiminin genel amaçları ve temel ilkeleri doğrultusunda, genel ve mesleki eğitim görme haklarını kullanabilmelerini sağlamaya yönelik esaslar düzenlenmiş, 3. maddesinin (b) bendinde de, özel eğitim gerektiren bireylerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim proğramları ve yöntemleri ile onların engellilik durumu ve özelliklerine uygun ortamlarda sürdürülen eğitimi, Özel Eğitim olarak tanımlamıştır.
Uyuşmazlık, İlkokul düzeyinde özel eğitim alan çocukların, yabancı dil ile din kültürü ve ahlak bilgisi dersini, alan bilgisi öğretmenlerinden almalarının öngörülmesine karşın; görsel sanat, müzik ve beden eğitimi dersleri bakımından bu zorunluluğun getirilmemesinin, eğitimin amacına aykırı olduğu bu yönüyle dava konusu düzenleyici işlemin hukuka aykırı olduğu iddiasına dayandığı görülmektedir.
Özel eğitim öğretmenliği lisans programlarında, özel eğitimde sanatsal becerilerin öğretiminde kullanılabilecek öğretim yöntemleri ile bu yöntemlerin ihtiyacı olan öğrencilere uyarlanması eğitiminin verildiği; yine aynı eğitim programlarında fiziksel eğitim ve spor temel kavramları ile özel eğitimde oyun ve müzik temel kavramları derslerinin de yer aldığı, bu alandan mezun olan öğretmenlerin ilkokul branş derslerine girebilmek amacıyla gerekli donanım ve temel becerileri edinerek lisans eğitimini tamamladıkları yolundaki savunma ve özel eğitim lisans programları eğitim müfredatı dikkate alındığında dava konusu düzenlemede ayırımcılık ve eğitim amacına aykırı bir durumdan söz edilemez.
Ayrıca, aynı konuda, Millî Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 43/3 maddesinde, Yabancı Dil ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin okulun kadrolu alan öğretmenlerince okutulacağı yolundaki benzer hükme yer verildiği hususu da dikkate alındığında dava konusu Yönetmelkte hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava; 07/07/2018 gün ve 30471 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Özel eğitim ihtiyacı olan bireyler için açılan ilköğretim kurumları” başlıklı 31 maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinin ikinci cümlesinde “Beden Eğitimi, Görsel Sanatlar, Müzik” dersine yer verilmemesi nedeniyle eksik düzenlemenin, 1. fıkrasının (f) bendinin ikinci cümlesindeki “İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; diğer kademelerdeki”, ibaresinin, 2. fıkrasının (ç) bendinin ikinci cümlesindeki “Ancak ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi ortaokulda… ” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
İlgili Mevzuat:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanun önünde eşitlik” 10. maddesinde “Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.” ‘Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi’ başlıklı 42. maddesinde; “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ek Türkiye’nin taraf olduğu 1 No.lu Protokol’ün 2. maddesinde ise “Hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
03/12/2008 tarihli ve 5825 sayılı Kanun’la onaylanması uygun bulunan Birleşmiş Milletler “Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme”nin “Eğitim” başlıklı 24. maddesinde; “1. Taraf Devletler engellilerin eğitim hakkını tanır. Taraf Devletler, bu hakkın fırsat eşitliği temelinde ve ayrımcılık yapılmaksızın sağlanması için eğitim sisteminin bütünleştirici bir şekilde her seviyede engellileri içine almasını ve ömür boyu öğrenim imkanı sağlar. Bunun için aşağıdaki hedefler gözetilmelidir:
(a) İnsan potansiyelinin, onur ve değer duygusunun tam gelişimi ve insan haklarına, temel özgürlüklere ve insan çeşitliliğine saygı duyulmasının güçlendirilmesi;
(b) Engellilerin; kişiliklerinin, yeteneklerinin, yaratıcılıklarının, zihinsel ve fiziksel becerilerinin potansiyellerinin en üst derecesinde gelişiminin sağlanması;
(c) Engellilerin özgür bir topluma etkin bir şekilde katılımlarının sağlanması.
2. Taraf Devletler bu hakkın yaşama geçirilmesi için aşağıda belirtilenleri sağlar:
(a) Engelliler engelleri nedeniyle genel eğitim sisteminden dışlanmamalı ve engelli çocuklar engelleri nedeniyle parasız ve zorunlu ilk ve ortaöğretim olanaklarının dışında tutulmamalıdır;
(b) Engelliler yaşadıkları çevrede bütünleştirici, kaliteli ve parasız ilk ve orta öğretime diğer bireylerle eşit olarak erişebilmelidir;
(c) Bireylerin ihtiyaçlarına göre makul düzenlemeler yapılmalıdır;
(d) Engellilerin genel eğitimden etkin bir şekilde yararlanabilmeleri için genel eğitim sistemi içinde ihtiyaç duydukları desteği almalıdır;
(e) Engellilere yönelik bireyselleştirilmiş etkin destekleyici tedbirler, engellilerin tam katılımı hedefine uygun olarak, akademik ve sosyal gelişimi artırıcı ortamlarda sağlanmalıdır.” hükümleri bulunmaktadır.
1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanunu’nun “Eğitim ve Öğretim” kenar başlıklı 15. maddesinin 1. fıkrasında ise “Hiçbir gerekçeyle engellilerin eğitim alması engellenemez. Engelliler, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, yaşadıkları çevrede bütünleştirilmiş ortamlarda, eşitlik temelinde, hayat boyu eğitim imkânından ayrımcılık yapılmaksızın yararlandırılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nin 1. maddesinde “Bu Yönetmeliğin amacı; Türk Millî Eğitiminin genel amaçları ve temel ilkeleri doğrultusunda, özel eğitim ihtiyacı olan bireylerin eğitim haklarından yararlanmalarını sağlamaya yönelik usul ve esasları düzenlemektir.”, 2. maddesinde” Bu Yönetmelik; özel eğitim ihtiyacı olan bireylere sunulacak eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesine yönelik hükümleri kapsar.”, 3. maddesinde “Bu Yönetmelik; 5/1/1961 tarihli ve 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, 14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu, 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 30/5/1997 tarihli ve 573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.” hükmüne yer verilmiş olup; 4. maddesinde “ş) Özel eğitim: Bireysel ve gelişim özellikleri ile eğitim yeterlilikleri açısından akranlarından anlamlı düzeyde farklılık gösteren bireylerin eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirilmiş eğitim programları ve özel olarak yetiştirilmiş personel ile uygun ortamlarda sürdürülen eğitim, t) Özel eğitim ihtiyacı olan birey: Bireysel ve gelişim özellikleri ile eğitim yeterlilikleri açısından akranlarından anlamlı düzeyde farklılık gösteren birey” olarak tanımlanmıştır.
Anılan Yönetmeliğin 31. maddesinde ise ” (1) İşitme, görme veya bedensel yetersizliği olan bireyler için gündüzlü ya da yatılı özel eğitim ilkokulları ile özel eğitim ortaokulları; hafif düzeyde zihinsel yetersizliği olan bireyler için gündüzlü özel eğitim ilkokulları ve özel eğitim ortaokulları açılır. Bu okullarda eğitim hizmetlerinin yürütülmesinde aşağıdaki hususlar dikkate alınır:
e) İşitme veya görme engelli öğrencilere eğitim verilen ilkokullarda dersler özel eğitim öğretmeni; ortaokullarda ise dersler alan öğretmenleri tarafından okutulur. İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil dersi alan öğretmenleri tarafından okutulur. Alan öğretmeni tarafından okutulan derslere özel eğitim öğretmeni de ders işlenişine destek vermek üzere katılır.
f) Hafif düzeyde zihinsel yetersizliği veya hafif düzeyde otizmi olan öğrencilere eğitim verilen ilkokul ve ortaokullarda dersler özel eğitim öğretmeni tarafından okutulur. İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; diğer kademelerdeki din kültürü ve ahlak bilgisi, görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi alanlarına ilişkin dersler ile meslek dersleri ilgili alan öğretmenleri tarafından okutulur. Alan öğretmeni tarafından okutulan derslere özel eğitim öğretmeni de ders işlenişine destek vermek üzere katılır.
(2) Orta veya ağır düzeyde zihinsel yetersizliği olan bireyler ile orta veya ağır düzeyde otizmi olan bireyler için gündüzlü özel eğitim uygulama okulu (I. kademe) ve özel eğitim uygulama okulu (II. kademe) açılır. Bu okullarda eğitim hizmetlerinin yürütülmesinde aşağıdaki hususlar dikkate alınır:
ç) Dersler özel eğitim öğretmenleri tarafından okutulur. Ancak ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; ortaokulda din kültürü ve ahlak bilgisi, görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi alanlarına ilişkin dersler ilgili alan öğretmenleri tarafından okutulur. Alan öğretmeni tarafından okutulan derslere özel eğitim öğretmenleri de ders işlenişine destek vermek üzere katılır.” hükmü yer almıştır.
Dava Konusu Yönetmelik Hükümlerinin İncelenmesi:
Yukarıda yer verilen Yönetmelik hükümlerinin incelenmesi neticesinde; işitme veya görme engelli öğrencilere eğitim verilen ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil dersinin alan öğretmenleri tarafından okutulacağı, hafif düzeyde zihinsel yetersizliği veya hafif düzeyde otizmi olan öğrencilere eğitim verilen ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; diğer kademelerde din kültürü ve ahlak bilgisi, görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi alanlarına ilişkin dersler ile meslek derslerinin ilgili alan öğretmenleri tarafından okutulacağı, orta veya ağır düzeyde zihinsel yetersizliği olan bireyler ile orta veya ağır düzeyde otizmi olan bireyler için açılan gündüzlü özel eğitim uygulama okulu (I. kademe) ve özel eğitim uygulama (II. kademe) ilkokullarında din kültürü ve ahlak bilgisi; ortaokullarında ise din kültürü ve ahlak bilgisi, görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi alanlarına ilişkin derslerin ilgili alan öğretmenleri tarafından okutulacağı anlaşılmaktadır.
Davacı Sendikanın dava konusu Yönetmelik hükümleri yönünden ortak hukuka aykırılık iddiasının, özel eğitime ihtiyacı olan ilkokul çağındaki öğrencilerin özellikle engel türüne göre görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi derslerini branş öğretmenlerinden alması gerektiği, bu durumun çocukların gelişimi ve rehabilitasyonu açısından faydalı olacağı, bu öğrencilerin din kültürü ve ahlak bilgisi dışındaki diğer alan derslerinde alan öğretmenlerinden mahrum bırakılmasının eğitimin ruhuna ve amacına aykırı olduğu iddia edilmiştir.
Davalı idarece; özel eğitim öğretmenlerinin lisans programlarının ilkokulda branş derslerine girebilmeleri amacıyla gerekli donanım ve temel becerileri edinmeleri hususu dikkate alınarak hazırlandığı, ders çizelgelerinde yapılan değişiklikler neticesinde özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerin gelişimini desteklemek için sanat ve spor alanlarına ilişkin ders saatlerinin arttırıldığı savunulmaktadır.
Engelliler Hakkında Kanun’un 3. maddesi uyarınca fiziksel, zihinsel, ruhsal ve duyusal yetilerinde çeşitli düzeylerde kayıplarından dolayı topluma diğer bireyler ile birlikte eşit koşullarda tam ve etkin katılımını kısıtlayan tutum ve çevre koşullarından etkilenen birey olarak tanımlanan engellilerin özel durumları ve farklılıkları dikkate alınmak suretiyle hayat boyu eğitim imkanından ayrımcılığa uğramaksızın faydalanması esas olup; bireyin engelliği ve engellikten kaynaklanan özel ihtiyaçlarının belirlenmesi de önem arz etmektedir.
Bu bağlamda davalı idarenin savunması dikkate alındığında; ilkokul çağındaki öğrencilerin engel türüne göre din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil dersinin alan öğretmenleri tarafından okutulmasına rağmen beden eğitimi, görsel sanatlar, müzik derslerinin özel eğitim öğretmenleri tarafından okutulmasının engelli öğrencilerin eğitim hakkını kısıtlamadığı, hayat boyu eğitim imkanı yönünden ayrımcılığa neden olmadığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemelerde hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 07/07/2018 gün ve 30471 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Özel eğitim ihtiyacı olan bireyler için açılan ilköğretim kurumları” başlıklı 31 maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinin ikinci cümlesinde “Beden Eğitimi, Görsel Sanatlar, Müzik” dersine yer verilmemesi nedeniyle eksik düzenleme, 1. fıkrasının (f) bendinin ikinci cümlesindeki “İlkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi; diğer kademelerdeki”, ibaresi, 2. fıkrasının (ç) bendinin ikinci cümlesindeki “Ancak ilkokullarda din kültürü ve ahlak bilgisi ortaokulda… ” ibaresi yönünden DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmasız işler için öngörülen … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
03/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.