📜 Danıştay Karar Künyesi
3. Daire – 2020/1347 – 2022/4219 – 07.11.2022
🔎 Karar Özeti
Danıştay, davacı tarafından bankaya uygulanan e-haczin kaldırılması talebini değerlendirerek, hacze dayanak teşkil eden ödeme emirlerinin tebligat sürecinde gerçekleştirilen usulsüzlüğün, kamu alacaklarının tahsilini geçersiz kılmayacağını belirtti.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/1347
Karar No : 2022/4219
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının ortağı olduğu … Metal Endüstri ve Ticaret Limited Şirketi’nin muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla banka hesabına uygulanan e-haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu haczin dayanağı olan ödeme emirlerinin, davacının bilinen adresine tebliğinin imkansız olması halinde bu hususun 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 102. maddesinde öngörülen şahıslara imzalatılması suretiyle ortaya konularak tebliğin ilan yoluyla yapılması gerekirken bu usule uyulmadığı, öte yandan, başka bir şirketin vergi borçları nedeniyle davacının banka hesabına uygulanan haczin kaldırılması istemiyle açılan ve Mahkemelerinin E:… sayılı dosyasında görülen davada, adına düzenlenen ödeme emrinin bilinen adresinde bizzat kendisine tebliğ edildiği anlaşıldığından ortada haciz aşamasına gelmiş bir kamu alacağı bulunduğundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle haciz kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Haczin dayanağı olan ödeme emirlerinin davacının işlem tarihindeki mernis adresi olan “…” adresine tebliğe çıkartıldığı ancak 18/05/2016 tarihinde davacının adreste bulunamadığının posta idaresince tespit edilmesi üzerine tebliğ evrakının iade edildiği, bu defa, davacının “…” iş yeri adresinde vergi memurlarınca tebliğinin denendiği fakat 13/10/2016 tarihinde davacının bu adreste de olmadığının saptandığı, tebliğ imkansızlığının tespiti üzerine ilanen tebliğ yoluna gidildiği, usule uygun kesinleşen ödeme emirleri içeriği kamu alacaklarının tahsili amacıyla davacının banka hesabına uygulanan hacizde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 07/11/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.