📜 Danıştay Karar Künyesi
6. Daire – 1988/511 – 1989/694 – 28.03.1989
🔎 Karar Özeti
Danıştay, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi gereğince tebligatın usulüne uygun olarak yapılamadığı ve davanın süresinde açıldığına hükmederek, İdare Mahkemesi kararını bozmuştur.
Karar İçeriği
Daire : ALTINCI DAİRE
Karar Yılı : 1989
Karar No : 694
Esas Yılı : 1988
Esas No : 511
Karar Tarihi : 28/03/989
7201 SAYILI TEBLİGAT KANUNUNUN 3220 SAYILI KANUNLA DEĞİŞİK 21.MADDESİNE GÖRE YAPILAN TEBLİGATTA HABER KAĞIDININ MUHATABIN KAPISINA YAPIŞTIRILMASI ZORUNLU BULUNDUĞUNDAN, HABER KAĞIDINDAKI TARİH YERİNE TEBLİGAT MAZBATASINDAKİ TARİHİN ESAS ALINARAK DAVANIN SÜRE YÖNÜNDEN REDDİNDE İSABET GÖRÜLMEDİĞİ HK.<
Dava, davacıya ait ruhsatsız yapının yıktırılmasına dair belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince dosyadaki belgelerin incelenmesinden dava konusu kararın 7201 sayılı Tebligat Kanununun değişik 21.maddesi hükümlerine uygun olarak, davacının adresinde bulunmaması nedeniyle, mahalle muhtarına teslim edilmek, gösterilen adresteki binanın kapısına ihbarname yapıştırılmak vedurumu komşusuna bildirmek suretiyle tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, işlemin tebliğ edildiği 16.7.1987 tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içinde dava açılmadığı gibi, aynı süre içinde işlemin değiştirilmesi için herhangi bir başvurunun da yapılmadığı, bu durumda davanın 60 günlük süre içinde açılmadığı gerekçesiyle süre aşımı yönünden reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanununun 3220 sayılı kanunla değişik 21.maddesinde, tebligat yapılacak kimse yada tebligatı alabilecek herhangibir kişinin gösterilen adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunun evrakı o yerin muhtarı veya ihtiyar meclisi üyelerininden birine imza karşılığında teslim edip, bu kişinin adresini içeren haber kağıdını gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştıracağı, aynı zamanda adresinde bulunmayan kişiye bu durumda haber verilmesi mümkün ise en yakın komşularından birine varsa yönetici veya kapıcıyada bildirileceği, haber kağıdının kapıya yapıtırıldığı tarihin tebliğ tarihi sayılacağı belirtilmiş bulunmaktadır.
Madde hükmünden anlaşılacağı gibi adresinde bulunmayan kişiye tebligat yapılmış sayılması için, o yerin muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinden birine teslim edilip imzasının alınması yeterli olmamakta, bu kişinin adresini gösteren haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırılması da şart olmaktadır. Yasada açıkca haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı tarihin tebliğ tarihi sayılacağı belirtilmiştir.
Dosyada bulunan tebliğ mazbatası 16.7.1987 tarihini, davacı tarafından temyiz dilekçesine eklenen ve tebligat memurunun imzasını taşıyan haber kağıdı ise 17.7.1987 tarihini taşımaktadır. Yasa hükmü uyarınca haber kağıdındaki tarihi izleyen günden itibaren işleyen dava süresinin son günü olan 15.9.1987 gününde açılan davanın, süresinde açılmış olarak kabulü gerekirken davacının aleyhine olarak tebliğ mazbatasındaki tarihe göre dava süresinin bir gün geçtiği kabul edilerek davanın süre aşımı yönünden reddine ilişkin kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyize konu İfare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine karar verildi.