📜 Danıştay Karar Künyesi
9. Daire – 2020/6077 – 2022/4476 – 03.10.2022
🔎 Karar Özeti
Danıştay, bandrolsüz sigara bulundurma iddiasıyla tarh edilen katma değer vergisi ve vergi ziyaı cezasının hukuka aykırı olduğuna ve davacının vergi sorumluluğunu taşımadığını belirterek, Bölge İdare Mahkemesi kararını onamıştır.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/6077
Karar No : 2022/4476
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü – …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, bandrolsüz sigara bulundurduğu tespit edildiğinden bahisle, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından düzenlenen değerlendirme raporu ile tespit edilen emsal bedel dikkate alınarak 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9/2. maddesi uyarınca takdir komisyonu kararına dayanılarak 2019/Nisan dönemine ilişkin re’sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla;4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun “Müteselsil sorumluluk ve ceza uygulaması” başlıklı 13. maddesinin beşinci fıkrası hükmü gereğince 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257. maddesinin verdiği yetki uyarınca kullanılma zorunluluğu getirilen özel etiketi veya işareti olmayan özel tüketim vergisine tabi malların (bandrolsüz sigara) bulundurulduğunun hukuken geçerli şekilde tespit edilmesi halinde, bu malları bulunduranlar adına re’sen özel tüketim vergisi tarhiyatı yapılabilir ise de; katma değer vergisi yönünden uyuşmazlıkta davacının söz konusu bandrolsüz sigaraların yurt içinde ticaretini yaptığı ve ticari amaçla satarak başkalarına teslim ettiği veya başkaca şekilde katma değer vergisine tabi olacak herhangi bir işleme tabi tuttuğu yolunda davalı idarece herhangi bir tespit yapılmadığı gibi fiili ya da kaydi envanter sırasında ortaya çıkan bir tespit bulunmadığından belgesiz mal bulundurma ile ilgili vergi sorumluluğuna ilişkin 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9/2. maddesinde yer alan koşulların da oluşmadığı anlaşıldığından dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Yalnızca gümrük sahasında araç şoförünün verdiği bilgi ve belgeler çerçevesinde gümrük işlemlerinin takibini yapan davacı …’nun bandrolsüz sigaraların bulunduğu araç ve yükü üzerinde bir hakimiyetinin bulunmadığı, aracın bandrolsüz sigara yüklü olduğunu gümrük denetimi öncesinde bildiği yönünde somut bir bulgu olmadığı, araç şöförü …’nun ifadesinin de bu sonucu desteklediği, dolayısıyla davacının bulunduran sıfatını taşımadığı görülmekle, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257. maddesinin verdiği yetki uyarınca kullanılma zorunluluğu getirilen özel etiketi veya işareti olmayan özel tüketim vergisine tabi malları (bandrolsüz sigara) bulundurduğu yolunda hukuken geçerli somut bir tespit olmaksızın davacı adına tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Kaçak yollarla ülkeye sigara sokulmaya çalışıldığının somut bir şekilde ortaya konulduğu, davacının araç yükü üzerinde hakimiyeti olduğu, kaçak getirilen eşyayı karşılamak için gönderildiği veya sahibi olduğu, bir organizasyon kapsamında bulunduran sıfatını taşıdığının açık olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun yukarıda yazılı gerekçeyle reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 03/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.