Kayıt Dışı Hasılat Üzerine Ceza Tarhiyatına İtiraz Hakkında Danıştay Kararı

📜 Danıştay Karar Künyesi

4. Daire – 2018/1328 – 2022/1847 – 24.03.2022


🔎 Karar Özeti

Danıştay, kayıt dışı hasılat nedeniyle yapılan cezalı vergi tarhiyatıyla ilgili davayı inceleyerek, vergi inceleme raporundaki tespitlerin hukuken geçerli olmadığına ve yeniden değerlendirme yapılması gerektiğine hükmetmiştir.


Karar İçeriği

T.C. D A N I Ş T A Y DÖRDÜNCÜ DAİRE Esas No : 2018/1328 Karar No : 2022/1847 TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı (…Vergi Dairesi Müdürlüğü) VEKİLİ : Av. … KARŞI TARAF (DAVACI) : … Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama Ticaret Limited Şirketi VEKİLİ : Av. … İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına, … Tur. Oto. İnş. Teks. Gıda Mob. Day. Tük. Mal. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin kayıt dışı hasılatı nedeniyle, müteselsil sorumlu sıfatıyla, düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca, re’sen tarh edilen 2013/1-3, 4-6, 7-9 ve 10-12 dönemleri vergi ziyaı cezalı geçici vergilerin kaldırılması istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; inceleme elemanınca yapılan kaydi envanter çalışması sonucunda ulaşılan, olması gereken satış tutarı ile yapılan satış tutarları arasındaki farkın nedeni olarak, davacı tarafından, emtia çeşidinin fazlalığı, eski stok takip programından yeni stok takip porgramına geçilmesi sırasında oluşan sorunlar, alış ve satış yapılan diğer firmaların ürün model ve kodlarında sürekli değişiklik yapmalarının gösterilmiş olduğu ve faturasız olarak herhangi bir satışlarının bulunmadığının beyan edildiği, bunun aksine şirketin faturasız emtia satışında bulunduğunun şüpheden uzak şekilde somut olarak ortaya konulmadığı gibi, ilgili dönemde bir kısım emtianın belgesiz olarak satıldığı kabul edilse dahi, belgesiz olarak satılan emtianın da şirkete bir maliyetinin olması gerektiğinden, belgesiz satılan emtianın maliyeti ile satış tutarı arasındaki fark kayıt ve beyan dışı gelir olarak matraha dahil edilmesi gerekirken, şirketin ilgili dönemdeki defter ve belgelerine göre satışlarının maliyeti aynen kabul edilerek brüt satışlarına belgesiz olarak satıldığı kabul edilen tutar eklenmek suretiyle oluşturulan gelir tablosu uyarınca ulaşılan yaklaşık %40 karlılık oranın da davacının beyanlarına ve sektörel karlılık oranlarına da açıkça aykırı olması karşısında, inceleme raporundaki hesaplanan matrah farkına ilişkin tespitler, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 134. maddesi ile getirilen amaca uygun olarak gerçekleştirilmiş, varsayım ve kıyasa dayanmayan, hukuken kabul edilebilir, somut tespitler olduğundan söz edilemeyeceğinden ve vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetini ortaya koymaktan uzak olduğu görüldüğünden, belgesiz satışları bulunduğundan bahisle davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarece yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, aksi yöndeki kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir. TETKİK HÂKİMİ : … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE : Davacı adına, … Tur. Oto. İnş. Teks. Gıda Mob. Day. Tük. Mal. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin kayıt dışı hasılatı nedeniyle, müteselsil sorumlu sıfatıyla, düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca, re’sen tarh edilen 2013/1-3, 4-6, 7-9 ve 10-12 dönemleri vergi ziyaı cezalı geçici vergilerin kaldırılması istemiyle açılan davada verilen kabul kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan ifadelerin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olacağı; 30. maddesinde, re’sen vergi tarhının, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması, olduğu belirtilmiştir. İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20. maddesinde, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri ile Danıştay’ın bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeleri, kendiliklerinden yapmaları, gerek gördükleri belgelerin gönderilmesini ve bilgilerin verilmesini tarafların yanısıra ilgili gördükleri diğer yerlerden isteyebilecekleri öngörülmek suretiyle idari yargı yerlerine, re’sen araştırma yetki ve görevi verilmiştir. Bu nedenle vergilendirmeye karşı açılan davalarda; ilgililer adına yapılan vergilendirmeye ilişkin her türlü işlemin hukuka uygunluğu konusunda bir yargıya ulaşabilmek için idari yargı yerlerince, kendilerine tanınan re’sen araştırma yetki ve görevinin bulunduğu, bu yetki ve görevin, davanın karara bağlanabilmesi için dava dosyasında bulunmayan ancak, tarafların iddia ve savunmalarının dayandığı durumların varlığı ve doğruluğunun tespitine yönelik olanlar da dahil olmak üzere, gerekli görülen bilgi ve belgelerin edinilmesini sağlayan bilgi ve belgelerin başka deyişle delillerin toplanması yetki ve görevi olduğu açıktır. Dosyanın incelenmesinden, ortaklar kurulu kararı ile davacı şirket ile birleşerek tüzel kişiliği sona eren … Tur. Oto. İnş. Teks. Gıda Mob. Day. Tük. Mal. San. İç Ve Dış Tic. Ltd. Şti.nin, 2013 yılı hesap ve işlemlerinin kurumlar vergisi yönünden incelenmesi sonucunda düzenlenen … tarih ve … vergi inceleme raporunda, şirketin defter ve belgeleri üzerinden yapılan kaydi envanter çalışmasında, 2013 yılı envanter defterinde ticai mal/emtia dönem başı ve dönem sonu mavcutlarının mal cinsi, adet ve tutar olarak gösterilmediği, bu durumun nedeni olarak, dönem sonlarındaki yoğunluk nedeniyle defterlere bu bilgilerin işlenmemiş olabileceğinin ifade edildiği, şirket temsilsisinden ilgili dönemde alış ve satışı yapılan mal ve emtiaların cinsi, adet ve tutar olarak envanter bilgilerinin incelemeye ibraz edilmesinin istenilmesi üzerine inceleme elamanına sunulan envanter tabloları tetkik edildiğinde ise, emtia çeşidi çok fazla olduğundan dolayı şirket temsilcisi ile mutabık kalınarak kaydi envanter çalışması sırasında benzer nitelikteki emtia giriş ve çıkışları birleştirme yapılmak suretiyle hazırlanan listedeki emtiların 2013 yılı dönem içi alış ve toplam alış tutarlarına göre ortalama birim alış ve satış tutarlarının tespit edilmesi sonucunda, ”dönem başı stok+dönem içi alış-alıştan iadeler-dönem sonu stok=olması gerek satış” formülüne göre şirketin olması gereken satış tutarının, ilgili dönemde yapılan satışlardan düşük olduğunun tespit edildiği, kaydi envanter çalışması sonucunda ulaşılan olması gereken satış tutarı ile yapılan satış tutarları arasındaki fark tutara isabet eden emtianın şirket tarafından belgesiz olarak satılarak kayıt ve beyan dışı hasılat elde edildiğinden bahisle şirketin yeniden düzenlenen gelir tablosu uyarınca ortaya çıkan matrah farkına istinaden müteselsil sorumlu sıfatıyla davacı adına cezalı dava konusu tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır. Olayda; davacının defter ve belgeleriyle, beyanları esas alınarak, kaydi envanter çalışması sonucu bulunan, “olması gereken satış” tutarının, beyanlarıyla çelişkisinin inceleme elemanınca somut bir şekilde ortaya konulduğu, buna göre ortaya çıkan farkın kayıt dışı hasılat kabul edilerek, matrah belirlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, söz konusu matrahın, maliyetleri içermediği ve sektörel karlılık oranlarıyla açıkça çeliştiği yönündeki değerlendirme bakımından ise, yukarıda değinilen “re’sen araştırma” ilkesi kapsamında, Mahkemece yapılacak araştırma sonucu, tadilen onama yoluna gidilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1.Temyiz isteminin kabulüne, 2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 24/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. (X) KARŞI OY : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum. (XX) KARŞI OY : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20. maddesi ile re’sen araştırma ilkesinin benimsendiği ve aynı Kanunun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266. maddesinde, hakimin özel veya teknik bilgiyi gerektiren bir konuda bilirkişi incelemesi yaptırmaya yetkili olduğu, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamayacağı kurala bağlanmıştır. Dosyanın incelenmesinden; yapılan kaydi envanter çalışmasıyla ortaya konan kayıt dışı hasılat sonucu, belirlenen matrah uyarınca yapılan cezalı tarhiyatın, hukukilik denetiminin yapılabilmesi için, teknik uzmanlık gerektiren bir konu olması dolayısıyla, bilirkişi marifetiyle, konunun çözümlenmesi gerektiği görüşüyle daire kararına katılmıyorum.
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir