Danıştay Kararı

Nazım İmar Planı Değişikliği ve Kamu Yararına Uygunluk Hakkında Danıştay Kararı

📜 Danıştay Karar Künyesi

6. Daire – 2019/16947 – 2023/6156 – 15.06.2023


🔎 Karar Özeti

Danıştay, Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 1/25000 ölçekli nazım imar planı değişikliğini, yeşil alan kullanımına ilişkin şehircilik ilkeleri ve kamu yararı açısından uygun bulurken, Bölge İdare Mahkemesi’nin iptal kararını bozmuştur. Kararda, plan revizyonu yerine plan değişikliği yapılmasının hukuka aykırı olduğuna dikkat çekilmiştir.


Karar İçeriği

T.C. D A N I Ş T A Y ALTINCI DAİRE Esas No : 2019/16947 Karar No : 2023/6156 TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Büyükşehir Belediye Başkanlığı VEKİLİ: Av. … KARŞI TARAF (DAVACI): … Valiliği (… İl Müdürlüğü) VEKİLİ: Av. … İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Adana İli, Sarıçam İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı parselin park alanı olarak belirlenmesine ilişkin 1/25.000 ölçekli nazım imar plan değişikliğine dair Adana Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:…, sayılı kararda; yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi sonucunda, bilirkişi raporunda yeşil alan ve sosyal donatı alanlarının azaltılması nedeniyle planın genelinin şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun olmadığı belirtilmiş ise de davacı parselinin yeşil alan olarak planlı olduğu gözetildiğinde bilirkişi raporunda yeşil alan ve sosyal donatı alanlarının azaltıldığı gerekçesiyle dava konusu plan değişikliğinin hukuka aykırı olduğu sonucuna itibar edilmediği, davacının parseli yönünden yapılan değerlendirmede, dava konusu 1/25.000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin plan kademelenmesi içerisinde yürürlükte olan 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planına ve şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, kamu yararına, hukuka ve mevzuata uygun olduğu sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; bilirkişi raporunda belirtilen teknik açıklamalar ışığında dava dosyasının incelenmesinden, anılan bilirkişi raporunda her ne kadar davacının maliki olduğu parselin davaya konu planda yeşil alan kullanıma ayrılmasının şehircilik ilkeleri, planlama esası ve kumu yararına uygun olduğu belirtilmekte ise de, dava konusu olan 1/25000 ölçekli nazım imar plan değişikliği ile 542 hektarlık alanda köklü değişiklikler yapıldığı ve “MİA (Merkezi İş Alanı)”, “Ticaret Alanı” olarak planlanmış olan alanların arazi kullanım kararının tamamen değiştirilerek “TİCK (Ticaret + Konut Alanı) kullanımına, “Konut Alanı” olarak planlanmış olan çok geniş bir alanın arazi kullanım kararının tamamen değiştirilerek “TİCK (Ticaret + Konut Alanı)” kullanımına dönüştürüldüğü, spor alanı olarak planlanmış olan alanın konut alanına, konut alanı olarak planlanmış olan alanların spor alanı ve yeşil alana dönüştürüldüğü, plan değişikliğine konu olan alanlarda yapılan düzenlemelerin, alanda yürürlükte olan imar planının plan ana kararlarını doğrudan etkilediği, sosyal ve teknik altyapı alanları, ulaşım sistemi vs. üzerindeki etkileri bakımından alanda yürürlükte olan imar planının plan bütünlüğünü doğrudan etkileyen düzenlemeler olduğu dikkate alındığında alanda yapılan bu düzenlemelerin plan değişikliği ile değil, plan revizyonu ile yapılması gerekirken, idarece bu yöntem uygulanmayarak gerçekleştirilen 1/25000 nazım imar planı değişikliğine ilişkin dava konusu işlemde bu yönden hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle istinaf istemini kabulüne, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Planların kademeli birlikteliği ilkesinin sağlandığı, dava konusu işlemin yetki, şekil, sebep, konu amaç yönlerinden hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 10/07/2018 tarihli, 30474 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 101. maddesi uyarınca, Hazine malları konusunda genel yetkili kuruluş Milli Emlak Genel Müdürlüğü olup anılan Genel Müdürlük aynı Kararnamenin 99. maddesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hizmet birimleri arasında sayıldığından ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1. maddesinin 19. fıkrası uyarınca, Hazineye ait taşınmazlara ilişkin olarak Maliye Bakanlığı (Adana Defterdarlığı Milli Emlak Dairesi Başkanlığı) yerine, Adana Valiliği (Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü) hasım mevkiine alınarak gereği görüşüldü İNCELEME VE GEREKÇE: MADDİ OLAY : 342/1363 oranında (342 m2) mülkiyeti Hazineye ait Adana İli, Sarıçam İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanın 1/25000 ölçekli Nazım İmar Plan Değişikliği ile “Park Alanı” olarak belirlenmesine dair Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nin … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. İLGİLİ MEVZUAT: 3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde, “Nazım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır.” hükmü yer almıştır. 14/06/2014 tarih ve 29030 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin “İmar Planı Revizyonu ve İlaveleri” başlıklı 25. maddesinde, “İmar planlarının ihtiyaca cevap vermediği veya uygulamasının mümkün olmadığı durumlar ile üst kademe plan kararlarına uygunluğunun sağlanması amacıyla planın tamamının veya plan ana kararlarını etkileyecek bir kısmının yenilenmesi için bu Yönetmelikte belirtilen ilke, esas ve standartlara uygun olarak imar planlarında revizyon yapılır” hükmüne, “İmar planı değişiklikleri” başlıklı 26. maddesinde “(1) İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır. (2) İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz. (3) İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için: a) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altyapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık veya kuruluşların görüşü alınır. b) İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüz ölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olması zorunludur. (…)” düzenlemesine yer verilmiştir. HUKUKİ DEĞERLENDİRME: İdare mahkemesince yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, alanda imar planı revizyonu yapılması gerekirken imar planı değişikliği yapılmasının şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırı olduğu tespit ve değerlendirmelerde bulunması üzerine bu tespite dayalı olarak Bölge İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda karar verilmiş ise de, dava konusu işlem incelendiğinde, işlemin konu kısmında ve içeriğinde nazım imar planı değişikliği olduğu belirtilmekle birlikte, karar içeriğinden 1/25000 ölçekli nazım imar planı revizyonuna ait İmar ve Bayındırlık- Çevre ve Sağlık- Ulaşım Komisyonu raporunun değerlendirildiğinin anlaşıldığı, ayrıca kararın sonuç kısmında planın revize edilerek kabulüne karar verildiği görüldüğünden dava konusu işlemin kapsadığı alan ve niteliği gözönüne alındığında revizyon imar planı olduğu sonucuna ulaşılmış olup , bilirkişi raporundaki bu tespite itibar edilmemiştir. Öte yandan, bilirkişi raporunda, Adana Büyükşehir Belediye Meclisinin .. tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/25000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile dava konusu taşınmazın üzerine denk gelecek şekilde öngörülen yeşil alanın (park alanının) yaşam alanları içerisinde, erişilebilirliği ve ulaşılabilirliği yüksek bir yerde konumlandığı, çevresindeki yaşam alanlarında yaşayanların etkin bir şekilde kullanmasını sağlayacak büyüklükte bulunduğu, açık alan – kapalı alan dengesinin kurulmasında önemli bir rolünün bulunduğu, çevredeki yaşam alanlarının mekansal kalitesi ve yaşanabilirliğine önemli katkı sağlamakta olduğu, yeşil alanın (park alanının) herhangi bir afet (deprem, sel, yangın vs) durumunda yerleşim alanları içerisinde kullanılabilecek açık alanlardan bir tanesi olduğu, ayrıca bu yeşil alanın (park alanının) taşınmazın batısında bulunan derin yapay vadinin güzergahında planlanan konut alanları içerisinde kuzey-güney istikametinde öngörülen yeşil alan koridorunun bir parçası konumunda olduğu, dolayısıyla dava konusu taşınmazın da sınırları içerisinde kaldığı yeşil alanın (park alanının) kullanım amacı göz önünde bulundurulduğunda yer seçiminin, konumunun, şehircilik ilkeleri, planlama esasları, kumu yararı ve kentsel ihtiyaçlar açısından uygun olduğu tespitlerine yer verilmiştir. Bu durumda, dava konusu revizyon nazım imar planı ile taşınmaza getirilen yeşil alan fonksiyonunun şehircilik ilkeleri, planlama esasları, kumu yararı ve kentsel ihtiyaçlar açısından uygun olduğu sonucuna ulaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın reddine dair İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne, 2. Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile anılan kararının kaldırılarak yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 15/06/2023 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir