Logo

siber-zorbalik-hukuk

SİBER ZORBALIĞIN HUKUKİ DEĞERLENDİRMESİ

1. SİBER ZORBALIK

Dijital dünya, günümüzde bireylerin neredeyse büyük çoğunluğunun yaşamının kaçınılmaz bir parçası haline gelmiştir. Gelişen teknolojinin yan etkilerinden biri olan siber zorbalık ise bunun bir etkisi olarak ortaya çıkmıştır. Öyle ki genellikle fiziksel olarak güçlü olanın zayıf olana fiziksel, sözel, cinsel olarak zarar vermesi anlamına gelen zorbalık (mobbing) da dijital dünyada siber zorbalık (cyber bullying) olarak vücut bulmuştur.

Siber zorbalık, elektronik iletişim ortamında yapılan bir zorbalık türüdür. Bu tür zorbalığı uygulayan kişiler bilişim teknolojilerini kullanarak eylemlerini gerçekleştirmektedir. Çeşitli internet uygulamaları ve aplikasyonları, internet siteleri, kişisel bloglar, sosyal medya platformları aracılığı ile de siber zorbalık uygulanabilmektedir. Dolayısıyla siber zorbalık bir kişinin teknolojileri kullanarak bireylere zarar vermeleri, tehdit etmeleri, korkutmaları ve benzeri eylemleri içermektedir. Arıcak’a (2011) göre ise siber zorbalık, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak bir birey ya da gruba, özel ya da tüzel bir kişiliğe karşı yapılan teknik ya da ilişkisel tarzda zarar verme davranışlarının tümüdür.

Günümüzde siber zorbalık geleneksel zorbalıktan farklı olarak zaman kavramından bağımsız olarak herhangi bir anda meydana gelebilme ve çok hızlı bir şekilde yayılabilme niteliklerine sahiptir. Özellikle siber-cinsel tacizin daha kolay gerçekleşebilmesi hususunda siber zorbalık önemli rol oynamaktadır.

2. SİBER ZORBALIĞIN ÇEŞİTLERİ

Siber zorbalık genel kabul gören görüşe göre temelinde iki çeşide ayrılmaktadır. Bunlardan biri daha çok teknik boyutta gerçekleşen ve zorbalığa maruz kalan mağdura veya mağdura ait bilişim sistemlerine zarar vermeyi hedef alan elektronik zorbalık (Electronic Bullying) olarak isimlendirilmektedir. Diğer zorbalık çeşidi olan elektronik iletişim zorbalığı (E-Communication Bullying) ise zorbalığa maruz kalan bireyin psikolojisini hedef alan, bireyi rahatsız eden ve olumsuz yönde etkileyen zorbalık türüdür.

2.1. Electronic Bullying (Elektronik Zorbalık)

Elektronik zorbalık, siber korsan yani hacker olarak nitelendirilen kişilerin hedef aldıkları bireyleri, sistemleri, şifreleri ve internet sitelerini ele geçirmeleri, etkisiz ve işlevsiz kılmaları, bu sistemlerden bilgi ve veri çalmaları, zararlı yazılım (malware, trojan, adware, vb.) yayma veya hedef e-posta adreslerine spam e-posta göndermeleri gibi fiziki zararlar doğurma yoluyla gerçekleştirdikleri zorbalık türüdür.

Elektronik zorbalık, ülkemizde daha çok siber güvenlik önlemleri alınmayan internet sitelerinin ve bilişim sistemlerinin gövde gösterisi, bilgi ve veri çalma, yasa dışı maddi menfaat temin etme gibi amaçlarla ele geçirilmesi, çalınması yoluyla karşımıza çıkmaktadır. Bunlara karşı yaptırımlar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 10. Bölümünde düzenlenmiştir.

2.2. E-Communication Bullying (Elektronik İletişim Zorbalığı)

Elektronik iletişim zorbalığı esasında doğrudan bireyin psikolojisini hedef almaktadır. Bir başka deyişle hedef bireyi aşağılamak, küçük düşürmek, alay etmek, hakkında yalan bilgi yaymak gibi bireyi zor durumda bırakabilecek eylemlerde bulunmaktadır. Bu gibi faaliyetler bireyin psikolojik faktörlerine yapılan saldırılardan ibarettir. Öyle ki bilişim teknolojileri kullanılarak yapılan bu siber zorbalık türü; kişileri sürekli rahatsız etme, alay etme, isim takma, dedikodu yayma, kişinin rızası olmadan kişisel bilgi veya görüntülerini yayma ve hakaret etme eylemlerini içeren elektronik iletişim zorbalığıdır.

Elektronik iletişim zorbalığı olarak isimlendirilen bu siber zorbalık türü, geleneksel zorbalıktan bazı yönleriyle ayrılmaktadır. Bu yönlerden en önemlisi siber zorbalık fiilinde bulunan failin kendi kimliğini ortaya çıkarmadan veya tanıtmadan bu faaliyette bulunabilmesidir. Bu sebeple hukuki başvuru yollarının kullanılması neticesinde gerçekleşecek cezai soruşturmalarda failin tespit edilememesi bu yönüyle geleneksel zorbalıktan ayrılan özelliklerin en başında gelmektedir.

Geleneksel zorbalık faaliyetlerinde yalnızca olayın gerçekleştiği ortamda bulunan bireyler bu zorbalığa tanık olurken siber zorbalıkta birçok birey bu zorbalığa tanık olmaktadır. Bu nedenle bireyin psikolojik faktörlerini hedef alan elektronik iletişim zorbalığı bu yönüyle daha etkili olmakta ve mağdura kalıcı ruhsal zararlar verebilmektedir.

Siber zorbalığı gerçek zorbalıktan ayıran özelliklerden bir diğeri ise cinselliğin daha yaygın ve kolay olarak kullanılabilmesidir. Öyle ki, gerçek zorbalığa maruz kalan bireyin zorbalığın gerçekleştiği ortamdan uzaklaştığında zorbalık etkisinin hafiflemesine rağmen siber zorbalığa maruz kalan mağdur siber dünyada zorbalığın gerçekleştiği ortamdan uzaklaşabilme imkânına sahip değildir.

Son yıllarda teknolojinin ve buna bağlı olarak sosyal medya platformlarının büyük gelişim göstermesini ve bireylerin siber dünyada daha çok birbirleriyle temasta bulunmalarını göz önüne alarak siber zorbalığın gerçekleştiği en yaygın ortamları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Facebook, Instagram, Snapchat ve Twitter gibi Sosyal Medya platformları,
  • Cihazlar aracılığıyla gönderilen Metin Mesajı olarak da bilinen SMS (Kısa Mesaj Servisi)
  • Anlık İleti (cihazlar, e-posta sağlayıcı hizmetleri, uygulamalar ve sosyal medya mesajlaşma özellikleri aracılığıyla)
  • E-posta

2.2.1. Uygulamada Karşılaşılan Siber Zorbalık Teknikleri

Daha çok çocuk yaşlarda olan bireylerin mağdur olarak karşımıza çıktığı siber zorbalık fiillerinde çocukların nasıl siber zorbalığa maruz kaldıklarını anlamak önemlidir, bu sayede kolayca tanımlama yapılabilir ve karşı eyleme geçilebilir. En yaygın siber zorbalık teknikleri şunlardır:

  • Çevrimiçi, incitici veya utanç verici olan biriyle ilgili yorumları veya söylentileri yayınlamak.
  • Birisini incitmek ya da kendilerini öldürmelerini söylemek için tehdit etmek.
  • İncitici bir resim veya video gönderme.
  • Bir başkasıyla ilgili kişisel veya yanlış bilgi istemek veya göndermek için başka biri gibi davranmak.
  • Herhangi bir ırk, din, etnik unsur veya diğer kişisel özellikler hakkında çevrimiçi veya nefret dolu söylemler, yorumlar veya içerik yayınlamak
  • Birisi hakkında incitici bir web sayfası oluşturmak.
  • Kişisel bilgilere erişme anlamına gelen Doxing, intikam almak, kişilerin adreslerini, sosyal güvenliğini, kredi kartlarını ve telefon numaralarını içeren kişisel bilgilerini kamuya açarak kişilerin gizliliğini tehdit etmek ve yok etmek için kullanılan bir çevrimiçi taciz biçimidir.

Siber zorbalık farklı şekillerde gerçekleşebileceğinden gerçek yaşam deneyimlerine dayanan örnekler, tipik olarak kullanılan taktiklerin daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir. Diğer risk faktörleri ile birlikte siber zorbalık, intiharla ilgili davranışların riskini artırabilir. Ayrıca, siber zorbalık, endişe ve depresyon olasılığını artırarak acımasız olabilir. Bazı siber zorbalık türleri, çizgiyi suç faaliyeti içine sokan taciz biçimleridir ve bazı teknikler arkadaşlık ilişkilerinde ortaya çıkar ve kişiler arası şiddete dönüşebilir.

Aşağıdaki hikâyeler, gerçekleşebilecek farklı siber zorbalık taktiklerinin örnekleridir. Gerçekten doğru müdahalelerle siber zorbalık, zararı ve sonuçlanabilecek olumsuz sonuçları azaltmak için olumlu olarak ele alınabilir. Siber zorbalık, ele alınmadığında uzun süreli olumsuz zihinsel sağlık etkilerine sahip olabilir. Siber zorbalık veya zorbalık, dâhil olan herkesin hayatını olumsuz yönde etkileyebilir.

  • Çıplak fotoğraf paylaşımı

Bir genç kız, erkek arkadaşına sevgiliyken çıplak bir fotoğrafını yolladı. Erkek arkadaşı ayrıldıktan sonra, fotoğrafı diğer çocuklarla paylaştı, daha sonra onun incitici, aşağılayıcı yorumlarla sosyal medya aracılığıyla paylaştılar.

  • Yalan ve yanlış suçlamalar

Bir grup öğrencinin sarhoş olduğu için okulda başı belaya girdi. Bunu okul yetkililerine bildirdiğini düşündükleri bir kız öğrenciyi suçladır. Kız öğrenciye gün aşırı tehdit ve hakaret dolu mesajlar gönderdiler. Kız ile aralarında geçen mesajları ve konuşmaları sosyal medya hesaplarında nefret söylemli ve aşağılayıcı mesajlarla yayınladılar ve diğer öğrenciler de kızı suçlayarak bu karalama kampanyasına katıldılar. Sürekli olarak mesaj alan ve siber zorbalığa maruz kalan genç kız sosyal medya hesaplarını kapatsa ve telefon numarasını değiştirse de okulda gerçek zorbalık devam etti.

  • Ekonomik olarak zorlandıkları için zorbalık

Öğrenciler, başka bir sınıf arkadaşının sosyal medya hesabındaki fotoğrafların altına kötü ve ucuz giyim tarzını eleştiren olumsuz yorumlar paylaştılar. Öğrenciler, ona “yoksul ve fakir” diyerek okuldaki zorbalığa devam ettiler. Çocuk, taciz ve utançtan kaçınmaya çalışarak okulun birçok gününü kaçırdı ve okulu bıraktı.

  • Sahte sosyal medya profili (Sockpuppet)

Bir kızın sınıf arkadaşı bir çocuğun adıyla sahte bir sosyal medya hesabı oluşturdu ve onunla çevrimiçi bir ilişki kurdu. Kızla sahte sosyal medya hesabı üzerinden konuşan erkek öğrenci onunla şahsen tanışmamış olmasına rağmen kendisini okuldaki başka bir öğrenci gibi tanıttı. Sahte hesabı yaratan okul arkadaşı daha sonra kişisel bilgileri diğer çocuklarla paylaştı, bunu siber zorbalık için kullandı.

  • Kendine zarar verme veya intihara teşvik etme

Fiziksel engelli ve yüzünde yara izleri olan genç bir çocuk sosyal medyada ve diğer öğrenciler tarafından yorumlarla taciz edildi. Ona aşağılayıcı isimler takarak, öldüğünde daha iyi olacağını söylediler. “Neden ölmüyorsun?” şeklinde okul dolabına yazı yazdılar ve onu intihar etmeye teşvik ettiler.

  • Kıskançlık şeklinde gerçekleşen siber zorbalık

Bir genç kız çok popüler bir çocukla tanıştığı için sınıfındaki diğer kızlar tarafından taciz edildi. Kızlar, nefret dolu mesajlarını sosyal medya yoluyla yolladılar ve okul dolabına aşağılayıcı mesajlar yazdılar. 

  • Çevrimiçi oyunda Doxing

Bir genç çocuk, oynadığı bir çevrimiçi oyunun özelliklerini ve taktiklerini sevmediğini ifade ederek, halka açık bir oyun forumuna bir mesaj gönderdi. Başka bir kullanıcı, forumda onunla aynı fikirde değildi ve daha sonra çocuğun çevrimiçi bilgilerini aradı. Adresini, e-posta adresini ve sosyal medya bağlantılarını başka bir yorumda yayınladı. Çocuk daha sonra evine geldiğinde ona saldırmak isteyen insanlarla karşılaştı ve onu oyunlardan uzaklaştırmakla tehdit eden yabancılardan gelen çok sayıda e-posta ve mesaj aldı.

3. SİBER ZORBALIĞIN HUKUKİ DEĞERLENDİRMESİ

Günümüz dünyasında olduğu gibi ülkemizde de bilişim suçları veya bilişim yoluyla işlenen suçlarda önemli düzeyde artış gözlenmektedir. Buna rağmen ne ülkemizde ne de farklı ülkelerde bilişim suçları ile ilgili mevzuat ve hukuki düzenlemeler yeterlidir. Ülkemiz de dâhil olmak üzere çoğu dünya ülkesinde elektronik zorbalıktan ziyade özellikle elektronik iletişim zorbalığına ilişkin siber zorbalık ile ilgili doğrudan bir hüküm veya kanun bulunmamaktadır.

Elektronik iletişim zorbalığını konu alan siber zorbalık faaliyetlerinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun çeşitli hükümleri uygulama alanı bulmaktadır. Bunlardan bazılarını şu şekilde saymak mümkün olmaktadır:

  • Çocukların cinsel istismarı (Madde 103),
  • Kasten öldürme (Madde 81),
    1. Sanal şiddet uygulanarak ölüme sürükleme bu hüküm kapsamında değerlendirilmelidir.
  • İntihara yönlendirme (Madde 84),
  • Tehdit (Madde 106),
  • Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma (Madde 123),
  • Hakaret veya sövme (Madde 125),
  • Haberleşmenin gizliliğini ihlal (Madde 132),
  • Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması (Madde 133),
  • Özel hayatın gizliliğinin ihlali (Madde 134),
  • Kişisel verilerin kaydedilmesi (Madde 135)

Bu hükümler, gerçekleşen siber zorbalık tipinin özel olarak incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda uygulama alanı bulabilmektedir. Ancak, yine de siber zorbalığa ilişkin özel olarak oluşturulan bir mevzuat yoksunluğu bulunmaktadır.

Öte yandan, sayılan hükümlerin uygulanabilmesi için failin tespiti gerekli ve önemlidir. Siber zorbalığın gerçek zorbalıktan ayrılan en önemli özelliği olan ve failin kimliğinin tespitini zorlaştıran anonimlik bu hususta büyük engel oluşturmaktadır. Bu nedenle suç oluşturan siber zorbalık fiilleri neticesinde başlatılan ceza soruşturmaları genellikle sonuçsuz kalmaktadır.

3.1. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu

Elektronik zorbalık daha çok bilişim sistemlerinin kullanıldığı ve bilişim sistemlerini hedef alan saldırı türlerini kapsamaktadır. Bu nedenle bu tür saldırılarda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 10. Bölümünde “Bilişim Alanında Suçlar” başlığı altında hükmolunan suç ve cezaların uygulama alanı bulacağı şüphesizdir. Bunlar:

  • Bilişim sistemine girme, m.243
  • Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme, m.244
  • Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, m.245

olarak Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiştir.

3.2. Başvuru yolları

Elektronik zorbalık veya elektronik iletişim zorbalığı şeklinde gerçekleşecek siber zorbalık saldırılarında öncelikli olarak yapılması gereken en önemli husus, saldırı izi taşıyan dijital iz ve delillerin muhafaza edilmesidir. Bu sorumluluk çoğu zaman 5651 sayılı kanunda tanımlanan Yer Sağlayıcı rolündeki aktörün üzerinde toplanmaktadır. Buna rağmen zorbalığa maruz kalan mağdurun veya yasal temsilcilerinin zorbalık fiilinin gerçekleştiği elektronik cihaz veya bilişim sisteminin güvenliğini sağlaması, veri silmemesi ve muhafaza etmesi son derece önemlidir.

Siber zorbalığa maruz kalan mağdurun veya yasal temsilcisinin bir an önce bulunduğu bölgedeki kolluk kuvvetine veya Cumhuriyet Savcısına bilgi vermesi ve şikâyette bulunması gerekmektedir. Şikâyet başvurusunun akabinde zorbalığın gerçekleştiği ortam olan akıllı telefon, bilgisayar gibi bilişim sistemlerinin ve internet kayıtlarının sağlıklı bir şekilde imajlarının alınması ve internet kayıtlarının analiz edilmesi son derece önem arz etmektedir.

Son dönemlerde özellikle sosyal medya platformları üzerinde yoğunlaşan siber zorbalık eylemlerinde failin tespiti ne yazık ki içerik ve yer sağlayıcı olan sosyal medya şirketinin inisiyatifine kalmış durumdadır. Öyle ki, mağdurun da failin de kullanıcısı olduğu aynı sosyal medya platformu, çoğu zaman resmi kanallarla başvurulara rağmen kullanıcı bilgisini, IP adresini veya kimlik bilgilerini paylaşmamaktadır. Bu nedenle uluslararası hukuk kuralları bu yönüyle yeni düzenlemelere muhtaçtır.

4. SONUÇ

İletişim teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte dünya vatandaşlarının birbirleri ile bir arada bulunmasına gerek olmadan iletişim kurmaları oldukça kolay ve etkin hale gelmiştir. Bunun sonucu olarak gerçek dünyada vücut bulan suç tipleri de bilişim alanında ortaya çıkmaya başlamıştır.

Gerçekten de ülkemizde son zamanlarda siber zorbalıktan kaynaklanan mağduriyetler oldukça artış göstermektedir. Özellikle küçük yaşta çocukların mağdur olduğu siber zorbalık saldırılarına karşı ebeveynlerin ve yasal temsilcilerin gerekli tedbir ve önlemleri almaları zaruret arz etmektedir. Buna rağmen gerçekleşecek olan siber zorbalık saldırılarında soruşturma ve kovuşturma mekanizmalarının etkin olarak kullanıldığı yargılamalar, yeni hukuk düzenlemeleriyle ancak mümkün olabilecektir.

Av. Yusuf Enes ARSLAN

KAYNAKÇA

  1. U.S. Department of Health and Human Services, “What is Cyberbullying”, Stopbullying, https://www.stopbullying.gov/cyberbullying/what-is-it/index.html, (Erişim Tarihi: 11.08.2018).
  2. Arıcak, O.T. (2011).Siber zorbalık: Gençlerimizi bekleyen yeni tehlike. Kariyer Penceresi, 2(6)
  3. MacDonald, C., & Roberts-Pittman, B. (2010). Cyberbullying Among College Students: Prevalence and Demographic Differences. Procedia-Social and Behavioral Sciences.
  4. Rehberlik Kongresinde sunulan bildiri. Ege Üniversitesi Eğitim Fakültesi, İzmir/Türkiye, 3-5 Ekim. Ayas T. ve Horzum M. B. (2010), Sanal zorba / kurban ölçek geliştirme çalışması. Akademik Bakış Dergisi
  5. Ensrsln.com kişisel blog sitesi, “5651 sayılı Kanun Kapsamında İnternet Ortamındaki Aktörlerin Tespiti”, Av. Yusuf Enes ARSLAN, http://www.ensrsln.com/2017/09/5651-sayili-kanun-kapsaminda-internet-ortamindaki-aktorlerin-tespiti.html, (Erişim Tarihi: 11.08.2018).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir