📜 Danıştay Karar Künyesi
12. Daire – 2020/5047 – 2023/6420 – 06.12.2023
🔎 Karar Özeti
Danıştay, davacının disiplin cezasına ilişkin işlemin iptaline ve yoksun kaldığı özlük haklarının geri ödenmesine karar verirken, lehe olan kanun ilkesini ve disiplin soruşturmasının usule uygunluğunu değerlendirerek, taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmüştür.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5047
Karar No : 2023/6420
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Kağıthane ilçesi, … Anadolu İmam Hatip Lisesinde müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve E…. sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı tüm özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla; 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun’un 27. maddesinin birinci fıkrasında; “gerek talebeye karşı ve gerek hariçte muallimlik sıfatı ile telif edilemeyen iffetsizliği sabit olmak” fiili meslekten çıkarılma cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmış olup; 14/03/2014 tarih ve 28941 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6528 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile 1702 sayılı Kanun’un bütünüyle yürürlükten kaldırıldığı; müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, “idareci olmasının sağladığı konumdan yararlanarak, kız öğrencileri odasına toplayıp sohbet ettiği, gezmeye yemeğe götürmeyi önerdiği, M.Y. ile Ş.A. adlı öğrencileri taciz ettiği, öğrencilerle bir öğretmene yakışmayacak şekilde küfürlü sözler kullanarak konuşup, yazışmalar yaptığı, bu konuşmalar sırasında amiri durumundaki kişilere de hakaretler ettiği” iddialarıyla hakkında yapılan disiplin soruşturması sonucunda; Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun 13/03/2013 tarihli kararıyla, 1702 sayılı Kanun’un 27. maddesinin birinci fıkrası uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği; “davacının üyesi olduğu sendikanın temsilcisi olmadan toplanan Yüksek Disiplin Kurulunca tesis edilen işlemde şekil unsuru açısından hukuka uygunluk bulunmadığı” gerekçesiyle …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla söz konusu meslekten çıkarma cezasının iptal edildiği; bunun üzerine, davacının eylemlerinin 657 sayılı Kanun’da yer alan disiplin hükümlerine göre yeniden değerlendirilerek, Yüksek Disiplin Kurulunun… tarih ve E…. sayılı kararı ile 125. maddenin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi uyarınca ”Devlet memurluğundan çıkarma cezası” ile cezalandırıldığı; buna göre, “lehe olan kanunun uygulanması” ilkesi uyarınca, disiplin cezasına konu fiilin işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunun farklı hükümler içermesi halinde, eski ve yeni kanunların somut olaya uygulanmasından doğabilecek bütün sonuçların karşılaştırılması suretiyle, tespit edilecek olan lehe kanunun somut olaya uygulanması gerektiği; uyuşmazlık konusu disiplin cezasına konu fiilin işlendiği tarihte yürürlükte olan 1702 sayılı Kanun uyarınca verilecek olan meslekten çıkarılma cezasının, 657 sayılı Kanun uyarınca tesis edilen Devlet memurluğundan çıkarma cezasına göre lehe kanun hükmünü içerdiği gözetildiğinde; davacının, Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının dava tarihinden (14/06/2018) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin mevzuata ve hukuka uygun olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının dava tarihinden (14/06/2018) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …. İdare Mahkemesine gönderilmesine, 06/12/2023 tarihinde, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.