Logo

Müdahil Avukatın Baro Levhasına Yazılması Sürecinde Kamu Yararı İlkesi Hakkında Danıştay Kararı

📜 Danıştay Karar Künyesi

8. Daire – 2022/2576 – 2023/6508 – 28.11.2023


🔎 Karar Özeti

Danıştay, Türkiye Barolar Birliği tarafından alınan, müdahil avukatın baro levhasına yazılmasına yönelik kararın iptaline dair Bölge İdare Mahkemesi kararını onayladı. Davacı Adalet Bakanlığı’nın mahkumiyet sürecinin beklenmesi gerektiği yönündeki gerekçesi doğrultusunda, kamu yararı kapsamında bir değerlendirme yapıldı.


Karar İçeriği

T.C. D A N I Ş T A Y SEKİZİNCİ DAİRE Esas No : 2022/2576 Karar No : 2023/6508 TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Birliği VEKİLİ : Av. … DAVALI YANINDA MÜDAHİL: … KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bakanlığı VEKİLİ : Av. … İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, müdahil …’ın baro levhasına avukat olarak yazılması isteminin kabulüne ilişkin Gaziantep Barosu Yönetim Kurulu kararının uygun bulunmasına yönelik Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu kararının bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı işlemine uyulmayarak ilk kararında ısrar edilmesine dair Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla müdahil …’ın “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan mahkumiyetine karar verildiği, karara karşı yapılan istinaf başvurusunun da … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile esastan reddedildiği, bu durumda, müdahile isnad edilen fiilin niteliği ile baro levhasına yazılması durumunda yürütülecek kamu hizmetinin önemi ve özelliği dikkate alındığında ceza kovuşturması sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, bu aşamada …’ın baro levhasına avukat olarak yazılmasında ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu kararında kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu, davalı Türkiye Barolar Birliği tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nda belirli suçlardan mahkum olmanın avukatlığa engel olacağının belirtildiği, müdahil hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunmadığı, kaldı ki baro levhasına yazılma talebinin kovuşturmanın sonuna kadar bekletilmesi hususunda idareye takdir hakkı tanındığı, suçsuzluk ve masumiyet karinesinden hareketle bir değerlendirme yapılması gerektiği, tesis edilen işlemin mevzuat hükümlerine uygun olduğu, idarenin takdir yetkisini ortadan kaldıracak, yerindelik denetimi niteliğinde yargı kararı verilemeyeceği, Anayasa Mahkemesinin B.S. (Başvuru No:2020/8344) kararının da aynı yönde olduğu belirtilerek, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği savunulmuştur. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle, 1. Temyiz isteminin reddine, 2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, 3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine, 4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, 5. Kesin olarak, 28/11/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir