📜 Danıştay Karar Künyesi
10. Daire – 2023/6579 – 2024/16 – 18.01.2024
🔎 Karar Özeti
Danıştay, Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne aykırı olarak yapılan tadilat ve tamirat işlemleri nedeniyle, bir özel hastanenin poliklinik faaliyetlerinin durdurulmasına ilişkin Sağlık Bakanlığı işleminin iptal davasında yetkili mahkemeyi belirlemiştir. Uyuşmazlığın sağlık hizmetleriyle ilgili olduğundan Ankara İdare Mahkemesi yetkilidir.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2023/6579
Karar No : 2024/16
YETKİLİ YARGI YERİNİN BELİRLENMESİ KARARI
Davacı … Özel Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi vekili Av. … tarafından, İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü görevlilerince 21/03/2023 tarihinde müvekkili şirketi ait Özel … Hastanesinde yapılan denetimde Bakanlığın veya Müdürlüğün izni alınmaksızın tadilat ve tamirat işlemleri gerçekleştirildiğinin 3. kez tespit edildiğinden bahisle Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin 10. maddesinin altıncı fıkrasının 3. kez ihlali nedeniyle anılan Yönetmeliğin eki “Ek-2 Özel Hastane Müeyyide Formu”nun 1. sırasında yer alan düzenleme ile 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 11. maddesinin 6. fıkrası uyarınca söz konusu özel hastanenin poliklinik faaliyetlerinin 7 (yedi) gün süreyle durdurulmasına ilişkin Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı Makam Olurlu işleminin iptali istemiyle Sağlık Bakanlığına karşı açılan davada, Ankara 6. İdare Mahkemesince verilen, uyuşmazlığın görüm ve çözümünde İstanbul İdare Mahkemesinin yetkili olduğuna ilişkin 04/12/2023 tarih ve E:2023/2147, K:2023/2240 sayılı kararı ile İstanbul 3. İdare Mahkemesinin uyuşmazlığın görüm ve çözümünde Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğuna ilişkin 11/12/2023 tarih ve E:2023/2649, K:2023/2791 sayılı kararı üzerine ortaya çıkan yetki uyuşmazlığına ilişkin dosya, 2577 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 32. maddesinin birinci fıkrasında; göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesinin, dava konusu idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olduğu kurala bağlanmıştır.
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 11. maddesinde de, “Sağlık hizmeti sunumu ile ilgili tüm iş ve işlemler Sağlık Bakanlığınca denetlenir.
Olağanüstü durumlarda mesleğini icraya yetkili kişilerce acil sağlık hizmeti ulaşana ve sağlık hizmeti devamlılık arz edene kadar verilecek olan sağlık hizmeti hariç, ruhsatsız olarak sağlık hizmeti sunan veya yetkisiz kişilerce sağlık hizmeti verdirenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Özel izne tabi hizmet birimlerini Sağlık Bakanlığından izin almaksızın açan veya buralarda verilecek hizmetleri sunan sağlık kurum ve kuruluşları, bir önceki aya ait brüt hizmet gelirinin yarısına kadar idari para cezası ile cezalandırılır.
Bakanlıkça belirlenen kayıtları uygun şekilde tutmayan veya bildirim zorunluluğunu yerine getirmeyen sağlık kurum ve kuruluşları iki defa uyarılır. Uyarıya uymayanlara bir önceki aya ait brüt hizmet gelirinin yüzde biri kadar idari para cezası verilir.
Sağlık Bakanlığınca belirlenen acil hastaya müdahale esaslarına; personel, tıbbi cihaz ve donanım, bina ve hizmet birimleri, malzeme ile ilaç standartlarına uyulmaması hâllerinde bir önceki aya ait brüt hizmet gelirinin yüzde beşine kadar idari para cezası uygulanır.
Bu maddedeki idari para cezasını gerektiren fiillerin bir yıl içinde tekrarı hâlinde idari para cezaları bir kat artırılarak uygulanır; üçüncü defa işlenmesinde ise sağlık kurum ve kuruluşunun ilgili bölümünün veya tamamının faaliyeti on güne kadar durdurulur. Aynı isim ve sahiplikte birden fazla sağlık kurum ve kuruluşu bulunması hâlinde idari yaptırımlar sadece ihlalin yapıldığı sağlık kurum ve kuruluşu ile sınırlı olarak uygulanır.
Bu maddede belirtilen idari para cezalarını vermeye valiler, faaliyet durdurma cezasını vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, üniversite sağlık uygulama ve araştırma merkezleri yönünden Yükseköğretim Kurulunun görüşü alınarak Sağlık Bakanlığınca düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Sağlık hizmeti sunumunda faaliyet gösteren bütün özel hastanelerin açılmaları, kapatılmaları, faaliyet ve denetimlerinin düzenlendiği 27/03/2002 tarih ve 24708 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin 10. maddesinin 6. fıkrasında, Bakanlıkça ruhsatlandırılmış özel hastanelerde, Bakanlığın veya Müdürlüğün izni alınmak ve binada imar mevzuatına uygun olarak taşıyıcı unsuru etkilemeyen tadilat ve tamirat gibi işlerin yapılması halinde, binanın kullanımına izin verilen toplam brüt alanını değiştirmemek ve gerektiğinde yangın ile deprem yönünden uygunluğunun da sağlanması kaydıyla Belediyeden proje onayı aranmaksızın ruhsata esas son proje üzerinde değişiklik yapılmasına izin verileceği; Ek-2 Özel Hastane Müeyyide Formunun -işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle- 1. satırında, 10. madde hükmüne aykırılığın 3. kez tespitinde poliklinik faaliyetinin 7 gün süreyle durdurulacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirket sahipliğinde bulunan Özel Çamlıca Erdem Hastanesinde, İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü görevlilerince 21/03/2023 tarihinde yapılan denetimde bakanlığın veya müdürlüğün izni alınmaksızın tadilat ve tamirat işlemleri gerçekleştirildiğinin 3. kez tespit edildiğinden bahisle Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin 10. maddesinin altıncı fıkrasının 3. kez ihlali nedeniyle anılan Yönetmeliğin eki “Ek-2 Özel Hastane Müeyyide Formu”nun 1. sırasında yer alan düzenleme ile 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 11. maddesinin 6. fıkrası uyarınca söz konusu özel hastanenin poliklinik faaliyetlerinin 7 (yedi) gün süreyle durdurulmasına ilişkin Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı Makam Olurlu işleminin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, faaliyet durdurma işleminin Bakanlık oluru uyarınca tesis edildiği ve davacı tarafından anılan Bakanlık işleminin iptalinin istenildiği, 3359 sayılı Kanun’un ek 11. maddesi uyarınca faaliyet durdurma cezasının verilmesinde Sağlık Bakanlığının yetkili olduğu, ayrıca uyuşmazlığın taşınmaz mallarla ilgili mevzuattan kaynaklanmadığı, dolayısıyla davanın görüm ve çözümünün 2577 sayılı Kanun’un 32. maddesinin birinci fıkrası uyarınca geçici olarak faaliyet durdurma işlemini tesis eden Sağlık Bakanlığının bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olan Ankara İdare Mahkemesinin yetkisinde olduğu sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğuna, dosyanın Ankara 6. İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın İstanbul 3. İdare Mahkemesine ve taraflara bildirilmesine 18/01/2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.